Historique

(birine/bir şeye) eşlik etmek

Sens de "(birine/bir şeye) eşlik etmek" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 1 résultat(s)

	Catégorie	Turc	Anglais
Phrasals
1	Phrasals	(birine/bir şeye) eşlik etmek	go along with (someone or something) v.

Sens de "(birine/bir şeye) eşlik etmek" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 21 résultat(s)

	Catégorie	Turc	Anglais
Phrasals
1	Phrasals	birine/bir şeye bir yerden çıkarken eşlik etmek	escort someone or something from something v.
2	Phrasals	birine/bir şeye çıkışa kadar eşlik etmek	escort someone or something from something v.
3	Phrasals	(birine bir şeye/yere) kadar eşlik etmek	show (one) to (something or some place) v.
4	Phrasals	(birine/bir şeye) bir şeyde eşlik etmek	take (someone or something) for v.
5	Phrasals	birine yukarıdaki (birine/bir şeye/bir yere) kadar eşlik etmek	take up to (someone, something, or some place) v.
6	Phrasals	birine/bir şeye bir şeye kadar eşlik etmek	escort someone or something to something v.
7	Phrasals	(birine bir şeye) kadar eşlik etmek	escort (one) to (something) v.
8	Phrasals	birine/bir şeye (bir şey/yer) boyunca eşlik etmek	guide someone or something across (something) v.
9	Phrasals	birine/bir şeye (bir şeyden) geçene kadar eşlik etmek/yol göstermek	guide someone or something across (something) v.
10	Phrasals	birine/bir şeye (bir şeyden) karşıya kadar eşlik etmek	guide someone or something across (something) v.
11	Phrasals	birine/bir şeye (bir şeyin) karşısına kadar eşlik etmek	guide someone or something across (something) v.
12	Phrasals	(birine/bir şeye) (bir şeyden) geçene kadar eşlik etmek/yol göstermek	guide (someone or something) across v.
13	Phrasals	(birine/bir şeye) (bir şeyden) karşıya kadar eşlik etmek	guide (someone or something) across v.
14	Phrasals	(birine/bir şeye) (bir şeyin) karşısına kadar eşlik etmek	guide (someone or something) across v.
15	Phrasals	(birine bir şeye/bir yere) dönerken eşlik etmek	see (one) back (to something or some place) v.
16	Phrasals	(birine bir şeye) kadar eşlik/refakat etmek	see (one) to (something) v.
17	Phrasals	(birine/bir şeye bir şeyden/bir yerden) dışarı eşlik etmek	usher (someone or something) from (something or some place) v.
18	Phrasals	(birine/bir şeye bir şeyden/bir yerden) içeri eşlik etmek	usher (someone or something) into (something or some place) v.
19	Phrasals	(birine/bir şeye bir şeyden/bir yerden) dışarı eşlik etmek	usher (someone or something) out of (something or some place) v.
20	Phrasals	(birine/bir şeye bir şeye/bir yere) doğru eşlik etmek	usher (someone or something) to (something or some place) v.
21	Phrasals	(birine/bir şeye) kadar eşlik etmek	walk over to (someone or something) v.